Niğde’de turizm alanında son zamanlarda ivme kazandırılan çalışmalara tanıklık ediyoruz. Bir vatandaş olarak tarihi alanlar konusundaki hassasiyetim çok fazla. Ama içimizi acıtan manzaralarla karşılaşmakta beni oldukça üzüyor.

Niğde tarihi değerlerine kıymet verme konusun da sıkıntılı. Sosyal medya hesaplarından gördüğümüz tarihi mekanların dip duvarlarına kadar park edilen araçlar. Bu alanlara bırakılan çöpler (Pet şişe, poşet, kâğıt, yiyecek artığı vs.) vatandaşlarımızda bu bilinci nasıl oluşturacağız kaygısı taşımaktayım. Ne olursa olsun insanların bu tür duyarlılıklarla ilgili aile eğitimine ihtiyacı var. Bugünden geleceğe anca geçmişten kalanları emanet edebiliriz. Tarihi mekân alanında Niğde’de geleceğe tarihi miras olarak bırakabileceğimiz muhteşem yapılar inşa edemiyoruz. Beton yığınları içinde binalardan başka bir şeyi kalmadı Niğde’nin maalesef yapılaşma ile geleceğe bırakacağı yeşil alanları da tükeniyor. İmarlaşma korkunç şekilde yeşili de yok ediyor.

Geçtiğimiz günlerde Bor İlçesi Bahçeli Kasabası’nda bulunan Roma Havuzu ile ilgili sitem dolu bir yazı kaleme almıştım. Yazımın hemen ardından aydınlatma çalışması için başlandı piknik alanındaki WC’ler tamir edilip kilitlendi. Piknik alanının düzenlenip Kurban Bayramı’na yetiştirilmesi gerekirken hızlı başlayan bu işler bir anda durdu. Pandemiden çıkarak hızla normalleşmeye geçen ülkemizde olduğu gibi Niğde’de de insanlar Kurban Bayramı nedeniyle piknik malzemesini alıp bir gölgelik bir ağaç altı aramaya başladı. Roma Havuzuna gelenler piknik alanının rezil durumundan dolayı kendilerini sit alanı olan Roma Havuzu’nun etrafındaki çimlik alana atarak piknik yapmaya çalıştı. Bu manzaraya şahit olmak maalesef beni çok üzdü. Sit alanına piknik ateşinin yakılmayacağını insanlarımıza anlatamamışız. Ayrıca bununda suç olduğunu bilmeyen insanlarımız var. Roma Havuzu'nun dibinde yakılan ateşin Efes Antik Kenti'nde yada Perge Antik Kenti'nde yakıldığını düşüne bilir misiniz? Ama Roma Havuzu'nda yerde piknik ateşi de yakıldı. Bir müddet sonra Kemerhisar Jandarma Karakolu’ndan yetkililer gelerek aileyi uyarıp tutanak tuttu. Ya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne bağlı Müze Müdürlüğü ne yaptı derseniz bir yetkili gelmedi. Oysa müzenin bir nöbetçi memurunun gelip tutanak tutup gerekeni yapması gerekirdi.

Sit alanında üstelik çimlik bir bölgede yere piknik ateşi yakarak keyf yapmak isteyen zihniyeti anlamak zor olduğu gibi benim bu konudaki hassasiyetimi de abartı görenler olmuş. Konu tarih oldu mu gerekirse abartırım. Zaten iş görmeyen tarihe sahip çıkmayan bazı zihniyetlere karşı açtığımız savaş oldukça ortadadır. Kim ne derse desin Niğde’de turizm alanında yapılacak ne varsa sonuna kadar bu konuda mücadele içinde olmaya devam edeceğim. Memlekette işlerin son zamanlarda yürümediği gün gibi ortada eleştirince de sizi kötü adam ilan ediyorlar. Yanlışın yanlışı getireceği düşüncesinden uzak olanlarla mücadele etmek gerekiyorsa ederiz o gücümüzde azmimizde var. Amaç turizm alanında Niğde’yi hak ettiği seviyeye çıkarmak için bireysel olarak elimizden geleni yapmaktır. Bu Ayşe, Fatma, Ahmet, Mehmet gibi üç beş kişinin çabasıyla değil top yekin bir çaba ile olduğunda hızlı ilerleme olabilir.

Memlekette yapılması gereken işler birkaç kişinin kalması ya da gitmesiyle eş zamanlı olmamalıdır. Şimdi Niğde Valisi Yılmaz Şimşek’in tarihi ve turizm alanında ki çalışmaları taktir edilecek boyutta fakat Roma Havuzu konusunda bu kadar ağır aksak işlerin halledilememesi de ayrı bir sorgulanacak konu. Şimdi Niğde Valisinin tayini çıkarsa her iş durur gibi bir algıda var. Niğde tam bazı konularda ilerleme kaydetmeye başlarken özellikle de Niğde Valisi Yılmaz Şimşek’in yaptığı çalışmalar sonucunda Marka Kent Niğde Projesi Sonuç Raporu 2020 Niğde’de turizmin Niğde’nin gelişmesine büyük katkı sağlayacağı ortaya çıkmıştır. Ama hâla Niğde’nin Turizmi ile ilgili bir master planı ortaya çıkarılamadı. Siyasiler bu konuda zaten hiç yoklar. Üç beş yol yaptırmakla stadyum yaptırmakla, bina dikmekle hizmet sunduklarını sanan iktidar milletvekillerimiz de var maalesef. Bacasız fabrika olan turizmde daha çok yolun başında olduğumuz bir çalışmayı birkaç kişi yapıyoruz ama bizler bu konuda hiçbir engeli kendimize engel olarak görmüyoruz aksine bu engeller bizleri daha çok kamçılıyor ve mücadele etme hırsımızı arttırıyor.

Son söz olarak Roma Havuzu’nun dibinde yakılan ateş için önce bize bu değeri bırakan atalarımızdan piknikçiler adına özür diliyorum. Bizler kıymet bilmiyoruz. Yetkililere de sesleniyorum bu alanı düzenlemek konusunda bir şey yapamayacaksanız çekilin kenara biz kasabalılar olarak güç birliği eder burayı cennette çeviririz. Gölge edilmesin yeter. Bu konuda belediyeye diyecek zaten söz kalmamıştır. Belediye yönetimini de cumhurbaşkanına havale ediyoruz.

Biz Roma Havuzu ve diğer tarihi mekanlar konusunda inatla ve hırsla onları koruyup kollama konusunda kararlıyız. Turizm alanında ya sörf yapıp tadını çıkaracağız. Ya da dibe batıp yok olacağız….