Özellikle 20’li yaşlarda ağrısıyla herkesin korkulu rüyası olan yirmilik diş ile ilgili bilinmesi gerekenleri, yirmi yaş dişinin çekilmesini gerektiren durumları, çekim sonrasında dikkat edilmesi gerekenleri İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gülsüm Ak anlattı.
20’li yaşlarda ağrılı bir süreçten geçerek çıkan yirmilik diş ya da literatürde bilinen ismiyle gömülü yirmilik dişin gömülü kalma haliyle ilgili konuşan Prof. Dr. Gülsüm Ak, “Sürme yaşı tamamlandığı halde normal dizinde yerini almamış kemik ve yumuşak doku içinde bütünüyle ya da kısmen kalmış olan dişler gömülü diş olarak tanımlanır. Çenelerde dişlerin gömülü kalma oranlarına bakıldığında yirmi yaş dişleri birinci sıradadır. Alt çene yirmi yaş dişleri en sık gömülü kalan işlerdir. Üst çene yirmi yaş dişler ikinci sıradadır ve bunu üst çene köpek dişleri takip etmektedir” dedi.
Dişlerin gömülü kalmasına dair farklı teoriler olduğunu belirten Prof. Dr. Ak, “Zaman içerisinde insanlarda yüz bölgesindeki kemiklerde küçülme ve narinleşme olduğu bilinmektedir, insanların yiyeceklerinde yumuşak besinlere yönelmeleri nedeniyle çiğneme kaslarının fonksiyonları azalmıştır. Bununla birlikte diş gelişimlerindeki küçülme oranı çene kemiklerindeki küçülme oranı ile aynı değildir. Bu durum dişlerde çapraşıklık oluşmasına ve yirmi yaş dişlerinin sürmeleri için yeterli yer bulamamasına bağlı gömülü kalmasına neden olmaktadır” şeklinde konuştu.
Yirmi yaş dişlerinin sürememesinin farklı nedenleri bulunuyor. Yer darlığı, kist, tümör, doku hiperplazileri, lokal infeksiyonlar gibi mekanik engeller, travma, ortodontik tedavi sonrası elde edilen sonucun devamlılığı gibi lokal faktörler; vitamin eksiklikleri, beslenme bozuklukları, endokrin bozuklukları ve spesifik bazı hastalıklar gibi sistemik etkenler bu nedenleri oluşturuyor.
Problem Oluşması Halinde Yirmi Yaş Dişi Çekilebilir
Gömülü yirmi yaş dişleri en son ve genellikle 17-25 yaşları arasında süren dişlerdir. Yaş aralığı bireye bağlı olarak yükselebiliyor. Alt ve üst çenede ikişer tane olmak üzere toplam dört adet olan ve diş dizisinde en arkada bölgede oluşan yirmi yaş dişleri, üçüncü büyük azı dişleri olarak biliniyorlar. Genellikle 20’li yaşlarda sürmeleri nedeniyle yirmi yaş dişi deniliyor. Tam sürmüş ve normal diş dizisinde bulunan dişlerin çekimleri düşünülmezken, gömülü olan yirmi yaş dişleri oluşabilecek problemler açısından değerlendirilerek çekimlerine karar verilebiliyor.
Gömülü dişleri çevreleyen dişetinde enfeksiyon oluşması, protez kullanımın engellenmesi, ortodontik nedenler, yüz bölgesinde ağrı gibi nedenler yirmi yaş dişlerinin çekilmesini gerektiriyor. Yirmi yaş dişleri kısmen veya tamamen gömülü olduğu zaman bakteriler çürük oluşmasına neden olabiliyor. Prof. Dr. Ak, “Komşu dişlerdeki çürük ve dişeti sorunlarının nedeni yirmi yaş dişleri ise veya sorun oluşturacağı öngörülüyor ise çekim düşünülebilir” diyerek uyarıda bulundu.
Gömülü yirmi yaş dişinin çekiminin ne zaman uygun olduğunu anlatan Prof. Dr. Ak, “Ağrı, ödem, ağzı açmada kısıtlılık, çürük, komşu dişlerde problem oluşması, kist gibi durumların varlığında yapılacak ağız içi klinik muayene ve radyografik inceleme sonucunda çekim kararı verilir. Genç bireylerde yapılacak cerrahi işlem sonrası yara iyileşmesi daha kolay olabilecekken, ileri yaşlarda komplikasyon oluşma riski artmakta, yara iyileşmesi yavaşlamakta ve yapılan müdahaleleri tolere etme kabiliyeti azalmaktadır” dedi.
Yirmi Yaş Dişi Ameliyatı Sonrası Dikkat Edilmeli
Yirmi yaş dişi ameliyatı gereken durumlarda, ameliyat sonrasında dikkat edilmesi gerekenleri belirten Prof. Dr. Ak, “Çekimi takiben uygulanacak tampon 30-45 dakika ağızda tutulmalı, çıkartıldıktan sonra yerine herhangi bir şey konulmamalıdır. 2 saat kadar bir şey yemek ve sıvı tüketilmesi önerilmemektedir. Sonrasında ise kanamayı arttıracak çok sıcak gıdalardan kaçınıp ılık ve yumuşak bir diyet uygulanmalıdır. Cerrahi işlem sonrası ödem oluşması normaldir, ödemin daha az olmasını sağlamak için ağız dışından operasyon günü buz kompres uygulanmalıdır. Reçete edilen ilaçlar düzenli olarak kullanılmalıdır. Dikişler bir hafta sonra alınmalıdır ve bu süreçte çekim yapılan bölgede enfeksiyon oluşmaması için ağız bakımı kurallarına dikkat edilmelidir. Beklenmeyen şişlik, ağrı, kanama varlığında hekime başvurulmalıdır” uyarılarında bulundu.
Yirmi yaş dişi çekimi sonrasında, çekimi takip eden erken dönemde ağrı, kanama, şişlik, ağız açmada kısıtlılık, yutma sırasında ağrı, boğaz ağrısı, ateş gibi durumlarla karşılaşılabiliyor. Hızlı ve yeterli yapılan cerrahi müdahaleyi takip eden dönemde ağrı oluşmadığı, oluşan ağrının kontrol altına alınabildiği biliniyor. Sinirlerin zarar görmesi durumunda ise yaralanmanın derecesine göre uyuşukluk hissinin süresi farklılık gösterebiliyor.
İÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü