Özel Haber: Fatma TAN
Orta Asya’dan Anadolu’ya göç ile gelen kadim bir gelenek olan kar toplayıcılığı günümüzde de bir geçim kaynağı olarak devam ettiriliyor. Özellikle 1980’li yıllara kadar Niğde merkez Melendiz Dağları’nda devam ede gelen bu kadim gelenek Melendiz Dağları’nda tamamen son bulurken Niğde Bolkar Dağları’nda ve Aladağlar‘da hala sürdürülmekte. Bu kadim geleneği devam ettiren ise Niğde sınırına yakın olan Adana ilinin köylerinde yaşayan Yörükler ve Türkmen köylüleri.
Ramazan ayında serinlemek için özellikle Adana bölgesinde çok sık tüketilen bici bici, karsambaç ve kar helvası gibi tatlıların yapımında kullanılan kar günümüzde de kamyonlarla ve patpat denen araçlarla bu ürünlerin satıldığı yerlere naklediliyor.
GELENEĞİ YAŞATMAY ÇALIŞIYORLAR!
Adana Karahisarlı’dan bir aile çocuklarıyla Bolkar Dağları’nda bulunan 2 bin 500 rakımlı Meydan Yaylası’nda tortulaşmış kardan geçimini sağlıyor.
Bolkar ve Aladağlar’dan topladıkları karları Adana’ya götürüp burada bici bici yapan yerlere satarak geçimlerini sağlayan Karahisarlı Türkmen ailesi; “Bu karla geçimimizi sağlıyoruz. Karı taşımak için kamyonumuzu buna uygun olarak düzenledik. Kamyonun kasasının iç kısmını straforla kaplayıp havuz haline getirdik. Daha sonra bu straforun üstünü beyaz bir naylon ile kapatarak kar koyacağımız alanın ısı kaybını önlüyoruz. Tespit ettiğimiz kar yığınının üstündeki kirli ve buzul olan kısmı ayıklanarak alt kısımda bulunan temiz kar kütlesine ulaşıyoruz. Bu kar kütlelerini hijyenik küreklerle çıkarılıp kamyona yüklüyoruz. Karı yerinden çıkarma işlemini biz erkekler yapıyoruz. Kadınlarımız da kamyon üzerine aktardığımız karları hijyenik çizmelerle çiğneyerek pres haline getiriyor. Sertleşen kar kütlelerinin üstünü presleme işleminin bitmesinin ardından siyah bir naylon ile kapatarak ısı alması engelliyoruz. Daha sonra sipariş veren yerlere bu karları servis ediyoruz. Presleme ve koruma yöntemi ile topladığımız karı 3-4 gün erimeden muhafaza edebiliyoruz.” dedi.
Yüzyıllardır süregelen bu kültürün yaşatılması için aileler çocuklarını da yanlarında getiriyorlar ve bu kültürü onlara aktarmak için çaba harcıyorlar.
Karahisarlılı Türkmen aile iftara yetiştirme gayretiyle 2 saatte bir kamyonu doldurarak Meydan Yaylası’ndan ayrılıyor. Bu kadim geleneği devam ettirerek kara katma değer katmaya devam ediyorlar. Türkmenler sayesinde Adanalılar da Ramazan ayında rağbet gören bici bici ile hem serinliyor hem de kar özlemlerini Niğde’nin karıyla gideriyorlar.